İbrahim Çeçen kimdir? İbrahim Çeçen nereli, Kürt mü?

06.08.2022
İbrahim Çeçen kimdir? İbrahim Çeçen nereli, Kürt mü?

İbrahim Çeçen kimdir? İbrahim Çeçen nereli, Kürt mü?

IC Yatırım Holding Yönetim Kurulu ve Başkanı ve IC Vakfı kurucusu Sayın İbrahim ÇEÇEN,1941 yılında Ağrı’da doğmuş, ilk ve orta öğrenimini Ağrı ilinde tamamladıktan sonra Cumhuriyet Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünden mezun olmuştur. Çalışma hayatına 1964 yılında başlamış, 1969 yılında İçtaş İnşaat’ı kurmuştur. Halen inşaat, enerji, turizm, sanayi, hava ve liman işletmeciliği sektörlerinde otuzdan fazla şirketin bağlı olduğu IC Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütmektedir. 1984 yılından beri karşılıksız eğitim bursları vermektedir. Yaptığı eğitim hizmetlerini kurumsal bir yapıda yürütmek için 2004 yılında IC İbrahim Çeçen Vakfı’nı kurmuştur.

Eğitim, sağlık, spor ve sanat alanlarında yaptığı hizmetler, ülkesi için gayretli çalışmaları, katkıları ve üstün başarılarından dolayı 2007 yılında TBMM tarafından “Devlet Üstün Hizmet Madalyası” ile ödüllendirilmiştir.

1959 yılında öğrenim için Ağrı’dan ayrıldığımda, bir gün bu şehre bir “üniversite” bağışlayacağımı hayal bile edemezdim.Ülkemin eğitim ihtiyaçlarına katkıda bulunabilmek hayatımın her döneminde önem verdiğim bir konu oldu. O dönemde Doğu Anadolu bölgesinde “Kendi Okulunu Kendin Yap” kampanyasında bir ilk olarak, Ağrı’ya 1986 yılında zamanın Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in teşviki ile beş derslikli bir ilkokul yaptırdım.

1998 yılında ikinci okulum olan 16 Derslikli İbrahim Çeçen İlköğretim Okulunun temel atma töreni için Ağrıya gittiğimde o günkü Milliyet gazetesi “Türkiye’nin kişi başına 550 $ gelirle en fakir ili Ağrı ilimizdir “diye manşetten bir haber yayınlamıştı. Bu haber beni çok üzmüş ve çok etkilemişti.

Eğitim, sağlık, meslek eğitimleri konularında birçok değişik ölçekli yardımlar yaptım. 1984 yılından itibaren Üniversite okuyan fakir ve başarılı gençlerimize, sporcularımıza karşılıksız burs verdim. Bugün Türkiye’nin muhtelif yerlerinde Kaymakam, Avukat, Hâkim, Savcı, Doktor, Öğretmen ve diğer mesleklerden benim bursumla mezun olan 3000’e yakın meslek sahibi gencimiz var.Bütün bu yapılanlar bana kâfi gelmiyordu, İlin ekonomisine ve sosyal yapısına da katkı sağlayacak bir şeyler yapmak gerekiyordu.2000’li yıllara geldiğimizde Türkiye’de kişi başı ortalama milli gelir 2200 $ ye çıkmış, Agrı’da ise hala 550 $ idi.Ne yapmalı konusunu kendisi ile tartıştığım zamanın Erzurum Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Sn. Prof. Yaşar Sütbeyazın fikirleri ve telkini beni Ağrı’da bir Üniversitenin kurulmasının, bu şehrin ekonomik ve sosyal yapısına çok büyük katkılar sağlayacağına ikna etti. Önümüzde bir“Eskişehir örneği” vardı.

Yaşar Hocamın Ağrı’da Erzurum Üniversitesine bağlı mevcut bir fakülteye ilaveten Fen-Edebiyat Fakültesinin yapımı halinde Ağrı’ya Üniversite kurulması kararının hızlanacağı ve benimde Fen–Edebiyat Fakültesini taahhüt etmem halinde kendisinin de destek vereceğini beyan etmesi beni çok heyecanlandırdı.İşte benim Ağrıya Üniversite yapma fikrimin temeli o tarihlerde gelişti.

2003 yılında Yüksek Öğretim Kurumu Başkanlığına yazılı ve sözlü olarak müracaat ettim. Red edilmedim ama bir türlü de önümü açacak işlemler de yapılamadı. Çok ısrarlı ve kararlı davrandım.Devletin 17 ilde Üniversite kurulması ile ilgili kararında Ağrı’nın bulunmasında benim uğraşılarımın da etkisinin olabileceğini sevinerek ifade ediyorum.

Biz aile olarak bir görev üstlendik, bizim için esas zenginliğin bu olduğuna inanıyor ve yaptığımız bu işten dolayı çok büyük bir gurur duyuyoruz. Buradan mezun olacak evlatlarımız bizim öz varlığımız, zenginliğimiz olacaktır.Bu üniversitenin Cumhuriyete ve Atatürk İlkelerine sahip, ülkeyi ileri medeniyetler seviyesine getirmeye kararlı, azimli, karakterli, ülkesini ve milletini seven gençler yetiştirmesini temenni ederim.

Bu hususta Başta Sn. Rektörümüz Abdulhalik KARABULUT olmak üzere tüm öğretim kadromuza güveniyor, hep beraber üniversitemizin gerek fiziki alt yapısı gerekse öğretim kalitesi itibarı ile ülkenin en iyi üniversiteleri arasında yer alması için gerekli bilimsel aktivitelerde bulunmayı misyon olarak benimseyeceklerine olan inancımı belirtmek istiyorum.